SPECT, fMRI ve EEG gibi beyin imajlama tekniklerini kullanan yakın
zamandaki beyin araştırma teknikleri insan beyninin zaten Aydınlanma için bir
donanıma sahip olduğuna işaret ediyor. Görünen o ki beyin, milyonlarca yıllık evriminde
kozmosla olan BİR'liğini ya da Tanrı'yla olan TEK'liğini deneyimlemek için
hazırlanmış!
*"Uyanış", Paryetal lob bölgesinden Frontal lob bölgesi beyin
fonksiyonlarına geçişe verilen isimdir.
Frontal loblar:
- İrade gücü,
-Dikkate/enerjiye odaklanma,
-TEK'liği yaşama deneyimi.
Paryetal loblar:
-Kendini uzay-zamanda konumlandırma,
-Kendini ÖZ'den ve dünyadan ayırma,
- Zihin ve Ego'nun merkezi.
Andrew Newberg, Pennsylvania Üniversitesi'nde nükleer tıp profesörü ve satış
rekorları kıran "Tanrı Sizi Terketmeyecek (Why God Won't Go Away?)" adlı
kitabın yazarı. Newberg, bilimi ve insanı bir araya getirmek için SPECT tarama
tekniğini kullanarak 8 Tibetli Budist rahibin üzerinde onlar tefekkür (meditasyon)
yaparlarken çalıştı. Yakaladığı imajlar, beynin derin tefekkür esnasında
kırmızı renkle aydınlandığını gösterdi. Bu, beynin o bölgesindeki kan akışında
ve nöral aktivitede bir artış olduğuna işaret ediyordu. Aynı zamanda da hayret
verici bir şekilde, beynin "Paryetal bölge" olarak adlandırılan üst
arka kısmı, yani Newberg'in "Yöneliş Bağlantı Bölgesi (OAA)" olarak
adlandırdığı bölge de beynin âni aktivite düşüşüne işaret eden koyu mavi renge
dönüşmüştü.
Newberg, yönelen kişi dış dünyayı bıraktığında Yöneliş Bağlantı Bölgesi'ne olan duyusal girdinin bloke olduğunu ve o bölgedeki nöral aktivitenin durduğu teorisini ortaya atıyor. Aynı zamanda yoğun konsantrasyona bağlı olarak da Prefrontal Korteks veya Newberg'in adlandırdığı gibi "Dikkat Bağlantı Bölgesi" kuvvetli bir şekilde aktive oluyor ve beynin yeni deneyimsel merkezi rolünü oynuyor.
Newberg, yönelen kişi dış dünyayı bıraktığında Yöneliş Bağlantı Bölgesi'ne olan duyusal girdinin bloke olduğunu ve o bölgedeki nöral aktivitenin durduğu teorisini ortaya atıyor. Aynı zamanda yoğun konsantrasyona bağlı olarak da Prefrontal Korteks veya Newberg'in adlandırdığı gibi "Dikkat Bağlantı Bölgesi" kuvvetli bir şekilde aktive oluyor ve beynin yeni deneyimsel merkezi rolünü oynuyor.
Yöneliş Bağlantı Bölgesi kendimize uzay-zamanda konumlandırma
yeteneğini veren ve bedenlerimize fiziksel sınırlamalar, evrenin geri
kalanından ayrı olduğumuz algısını veren bir bölgedir. Yöneliş Bağlantı Bölgesi
aktif halde olmayınca, bedenin fiziksel sınırlamaları ve evrenin geri
kalanından ayrı olduğunuz algısı ortadan kalkar. Beyin artık kendi ÖZ'ü ve dış
dünya arasına sınır koymaz veya kendisini fiziksel realite içerisine
yerleştirmez. Bunun sonucu olarak da Newberg'in dediği gibi beynin; ÖZ'ü
sınırsız, herkesle ve her şeyle iç içe görmekten başka bir çaresi yoktur. Bu
hal, Newberg'in "Mutlak Tek Varlık" dediği halidir. Bunu "TEK'lik
hali" olarak da adlandırabiliriz.
Newberg’in araştırması, "uyanış sürecinin" sadece psikolojik
değişime ya da filozofideki ve değerlerdeki değişime bağlı olmadığını ileri
sürüyor.Hayır o, beyin hakimiyetinin Paryetal lobdan Prefrontal lob bölgesine
geçişiyle olan temel değişime dayanıyor. Paryetal loblardaki aşırı çalışma
azalınca ve Frontal loblardaki aktivite azlığı artınca, beynin emir merkezinde
bir değişim meydana geliyor; kişi daha yüksek seviyedeki bilincin ve eskisinden
daha hakiki olan yeni realitenin farkındalığına eriyor (kendini o bilinçte
uyanmış buluyor).
Newberg'in bazı bulguları Wisconsin Üniversitesi'nde nöro-bilim adamı olan Richard
Davidson tarafından doğrulandı. Davidson, Tibetli Dalai Lama'yla işbirliği yaptı.
Lama, bu bilimsel çalışma için Davidson'a grubundaki en başarılı sekiz tefekkür
eden rahibini yolladı.
Davidson, hem EEG hem de fMRI taramalarını kullanarak onlar derin tefekkür
halindeyken rahipler üzerinde çalıştı. Onların Prefrontal Korteks bölgelerinde;
bilhassa neşe, mutluluk ve merhamet duygularını veren sol tarafta çok yüksek
bir aktiviteye rastladı. Derin tefekkür halindeki EEG kayıtları, beynin aynı
bölgesinde son derece güçlü Gama dalgaları olduğunu kanıtladı.
http://www.newbrainnewworld.com/?Science_of_Awakening'den alıntı yapılarak
çevrilmiştir.
Çeviren:
Esin Tezer