Beyindeki Ayna Nöronlar'ın varlığı
ilk kez 1980'li yıllarda maymunlar üzerinde deneyler yapılırken keşfedilmiştir.
Motor Nöronlar siz bir hareket yaparken ateşlenirler. Bilim adamları, deneyler
esnasında bir primat maymunun nöronlarının bir diğer hareket eden maymuna
bakarak aktif hale geldiğini keşfettiler. Ayna Nöronlar; konuşma, ilişki ve
empati için önemlidir ve Ayna Nöronların yokluğu otizm hastalığına yol
açabilir. Ayna Nöronlar dinamik insan ilişkileri için bu derece önemliyse,
"Gülümse" sözüne de yepyeni bir mana katabilir. Siz gülümsediğiniz
anda, dünya da size gülümser...
Ayna
Nöronlar Gülümsediğinizde Aktif Hale Gelirler
Bilim adamları, bir başka kişi
gülümsediğinde aktif hale gelen beyin bölgelerini incelediler. fMRI beyin
imajlama tekniğini kullanarak görsel algı bölümlerinin aydınlandığını
keşfettiler. Böylece, bilim adamları bu keşifle birlikte beynin diğer ilgi
çekici bölümlerinin de aydınlandığını buldular. Bir diğer deyişle, gülümsemeyi oluşturan
kasların olduğu Premotor Korteks aktif hale geldi. Beyin aktivitemiz,
gülümsemenin hem fiziksel hem de duygusal halinde jet hızıyla çalışır.
Zihnimizdeki uyarılma başka bir insanın nasıl hissettiğini anlamamıza katkıda
bulunmaya yardımcı olur.
Psikolog Paul Ekman bunu 1980'li
yıllarda keşfetti. Üzgün ve stresli yüzler üzerinde çalışırken kendinin de kötü
hissettiğini fark etti. Ekman ve çalışma arkadaşları, üzgün yüzler üzerinde
çalışırlarken vücutlarının da değiştiğini görüntülediler. Üzgün yüzleri
gördükçe sanki onlar da üzgünmüşler gibi otonom sinir sistemini değiştiren göstergeleri
(marker'ları) keşfettiler.
Gülümsemek
Ruh Halinizi Değiştirir
Gülümsediğimizde veya bir başka
insanın gülümsediğini gördüğümüzde, o hareket zihinsel olarak bizi uyarır ve
kendimizi daha mutlu hissederiz. Basit bir gülümseme hareketi bile pozitif
nörolojik aktiviteyi tetikler. Stresinizin azaldığına ve yeni, sevinçli bir ruh
haline sahip olduğunuza şahit olursunuz. Gülümseme hareketi, dopamin seviyelerini
ve mutluluk hissini arttırır.
Nörolog Dr. Isha Gupta, gülümsemenin beyinde
kimyasal bir değişimi tetiklediğini teyit etti ve şöyle dedi: "Dopamin hormonu mutluluk
hissimizi arttırır. Serotonin hormonunun salgılanması, azalmış seviyedeki
stresle bağlantılıdır. Düşük seviyedeki Serotonin hormonu, depresyon ve
saldırganlıkla ilişkilidir. Ayna Nöron aktivitesinin azalması ise Otizm
hastalığına yol açabilir, böyle durumdaki insanlar da sosyal olarak etkileşimde
bulunmazlar."
Otizm Ve
Ayna Nöronlar
2006 yılında nöro-bilim adamı Marco
Iacoboni, Nature Neuroscience dergisinde
Ayna Nöron fonksiyon bozukluğu ile Otizm hastalığı bağlantısını anlatan bir tezi
yayınladı. Araştırması; Ayna Nöronlar'ın yalnızca sosyal kavramanın bir unsuru
olmadığını, bir çok zihinsel hastalığın temelinde yatan neden olduğunu
kanıtladı.
Scientific American dergisine yaptığı röportajda Iacoboni şöyle konuştu:
"Azalmış
nöron aktivitesi, bu hastaların diğer insanların ne yaşadıklarını anlamalarını
güçleştiriyor. Sosyal etkileşimde de çok zorlanıyorlar. Ayna Nöronlar,
başkalarının hareketleriyle kendimizi aktive ettiğimiz tek beyin hücresi türü.
Bu yüzden de sosyal etkileşimde özel bir öneme sahip. Bir başkasının tam olarak
ne hissettiğini anlamasak da, Ayna Nöron sistemimiz bize onun hareketlerini
akıcı bir şekilde zihinsel olarak harekete geçirmemiz konusunda yardım ediyor.
"
Çeviren: Esin Tezer
https://bigthink.com/mind-brain/mirror-neurons-smiling'den
alıntı yapılarak çevrilmiştir.