Beyinlerimiz,
tıpkı sosyal medyadaki paylaşımlarımız gibi sürekli zengin görsel uyarımları
yüklüyorlar. Fakat beynimizin en son gördüğü imajı gerçek-zamanlı olarak görmek
yerine, onun daha önce gördüğü biçimleri (versiyonları) görüyoruz. Amerika
Birleşik Devletleri, Kaliforniya eyaleti Berkeley’deki Kaliforniya
Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırmaya göre, beynimizin kendini tazeleme
zamanı 15 saniyeyi buluyor!
Bu araştırmanın sonuçları Science Advances adlı dergide 12 Ocak 2022’de yayınlandı. Çalışma;
beyinlerimizi birleştiren, ona sürekli görsel sabitlik hissi veren algı
fonksiyonu olan “süreklilik alanı” adlı mekanizmayı açıklayan bir araştırma
niteliğinde de oldu.
Kaliforniya Üniversitesi’nde Psikoloji, Nörobilim ve Görsel
Bilim Bölümü Profesörü ve bu tezin kıdemli yazarı olan David Whitney konuyla
ilgili şöyle konuştu: “Eğer beyinlerimiz hep gerçek zamanı güncelleseydi, dünya
sürekli gölge, ışık ve hareket dalgalanmalarıyla dolu gergin bir yer haline
gelirdi. Bizler de hep halüsinasyon görürdük.” Tezin önde gelen yazarı İskoçya
Aberdeen Üniversitesi Psikoloji Bölümü Yardımcı Profesörü ve Dr.Whitney’nin laboratuvarında
daha önce doktora sonrası tezini hazırlayan Mauro Manassi ise David Whitney’den
sonra bu konuyla ilgili şunları söyledi: “Beyinlerimiz bir zaman makinası
gibiler. Zamanda bizleri geri götürüp getiriyorlar. Beyinlerimiz, her günkü
yaşadığımız hayatlarla başa çıkabilmemiz için her görsel girdiyi 15 saniyede
bir birleştiren etkiye sahip bir uygulamaymış (app) gibi davranıyorlar.
Manassi ve Whitney aktörler, onların dublörleri veya çekim
hatalarını fark etmediğimiz, zamanla meydana gelen ve güç algılanan “değişim
körlüğü” adlı mekanizmayı incelediler. Amazon Mechanical Turk adlı kitle
paylaşım platformu aracılığıyla 100 deneği bu araştırma için işe aldılar. Kesintisiz
dönüşüm halindeki 30 saniyelik videolarda çok yakından çekilen fotoğraflar yaşa
ve cinsiyete göre incelendi.
Videolardaki imajlar baş bölgesini veya yüzdeki tüyleri
kapsamadı. İmajlarda sadece gözler, kaşlar, burun, ağız, çene ve yanaklar vardı
böylelikle, açılan alın bölgesi gibi yüzlerin yaşlarıyla ilgili az bir ipucu
bulunmaktaydı. Deneklerden videoyu izledikten sonra bir yüzü tanımaları
istendiğinde, katılımcılar son görüntü yerine en güncellenmiş imajı temsil eden
videonun ortalarındaki bir görüntüyü seçiyorlardı.
Sonuçlar, beynin görsel uyarımları işlemden geçirirken
hafif geciktiğini ileri sürüyor. Bunun da hem pozitif hem de negatif anlamları
var. Manassi konuyla ilgili sözlerini şöyle tamamladı: “Beynimizin bu gecikmesi
her gün bombardımana tutulduğumuz hissine kapıldığımız görsel girdiyi önlemek
için harika, fakat bu durum ölümle sonuçlanabilecek cerrahi bir duruma da
sebebiyet verebilir. Örneğin, radyologların tümörleri görüntüleme ve
cerrahların önlerindekileri görmede gerçek-zamana ihtiyaçları var. Eğer
beyinleri bunun bir dakika öncesinden daha az sürede olup biteni görmeye
eğilimliyse, bir şeyleri kaçırabilirler.”
Çeviren:
Esin Tezer
http://www.sciencedaily.com/releases/2022/01/220113194121.htm’den alıntı yapılarak çevrilmiştir.