Tartışmaya
yol açan yeni araştırma, insan genomunun aslında sadece küçük bir kısmının önemli
bir şey yaptığını ileri sürüyor.
Yıllardır DNA'mızın
ne kadar kısmının önemli olduğu hakkında konuşmalar yapılıyor. Onlarca yıldır DNA'mızın bir
çoğunun "çöplük DNA" olduğu düşünüldü, fakat genetikçiler en sonunda
bu etkisiz gözüken DNA parçalarının bir kısmının tüm genomu düzenlemede çok
önemli bir rol oynayabileceğine inanmaya başladılar.
Çalışma,
tartışmaya yol açtı; çünkü pek çok araştırmacı "biyokimyasal işlev"
tanımının çok genel olduğunu ve bu aktivite DNA'da meydana geldiği için de, onun
illâ ki bir fonksiyona sahip olduğu manasına gelmeyeceğini tartıştı. Tabii ki,
DNA'nın her parçasının vücuttaki etkisini nasıl ölçebilirsiniz?
Birleşik
Krallık'taki Oxford Wellcome Trust İnsan Genetiği Merkezi'nde sürdürülen yeni
bir araştırma, bu araştırmaya bir dayanak oluşturuyor. Hangi DNA parçalarının
işlevsel olduğunu bulabilmek için araştırmacılar, onun memeliler evriminde son
100 milyon yıldan fazla sene içerisinde nasıl değiştiğini araştırdılar ve aynı
kalması için DNA'mızın yalnızca yüzde 8.2'sinin önemli olduğunu keşfettiler.
Bu sonuca
fareler, kobay fareleri, tavşanlar ve atlar gibi çeşitli memelileri
karşılaştırarak ulaştılar ve farklı türlerde hangi DNA yığınlarının muhafaza
edildiğine baktılar. Kanı; eğer DNA'nın büyük bir kısmı 100 milyon seneden
fazla olan evrimde sayısız doğal mutasyonlara rağmen korunduysa, bayağı önemli
bir işleve sahip olduğuydu!
Lunter, Sci-News'e “ Bu türlerin ortak
atalarından gelen evrimleri boyunca, DNA'daki mutasyonlar meydana çıkar ve doğal seçim, kullanışlı DNA
dizilimini saklamak için bu değişimleri etkisiz hale getirir" diye bildirdi.
Hangi
alanların aynı kaldığını bulmak için araştırmacılar, dizilimdeki DNA
yığınlarının ilave etme ve çıkarma modellerine baktılar. Doğal seçim; önemli
olan DNA sahasını saklamadıkça, bu
eklentiler ve silinişler arasında daha geniş aralıkların olduğu bir durumda, bir genom boyunca bayağı raslantısal olarak
meydana gelmeliydiler.
Lutner, Sci-News'e “İnsan genomunun yüzde
8.2'sinin işlevsel olduğunu keşfettik. İşlevsel DNA'nın yüzde 8.2'sinin
tamamının genomlarımızda olduğunu söyleyemeyiz, fakat yaklaşımımız çoğunlukla
varsayımlar veya hipotezlerden uzak. Örneğin, genom hakkında ne bildiğimiz veya
biyolojik işlevi belirlemek için hangi deneylerin kullanıldığına bağlı
değil" dedi.
Oxford
Üniversitesi'nden PLOS Genetics'teki
tezin ilk yazarı olan Chris Rands, yüzde 8.2'nin tümünün eşit şekilde önemli
olmadığını ilave etti. Rands, Sci-News'e
“İnsan DNA'sının yüzde 1'den biraz
fazlası, neredeyse vücuttaki tüm kritik öneme sahip işlemleri yürütür" dedi.
Diğer yüzde
7 ise büyük olasılıkla 'düzenleyen bedenler' gibi o proteinleri kodlayan,
açılan ve kapanan genleri içeriyor.
Ya diğer
yüzde 91.8? Genel itibariyle, o biraz tembel!
Lutner, “Geri
kalan genomumuz evrimsel madde artığı, DNA kodunda kayıplardan veya artışlardan
geçmiş genom kısımları” diye belirtti.
Çeviren: Esin Tezer
http://pda.sciencealert.com.au/news/20140311-26448.html'den
çevrilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder