Bilim ve Din

Bilim ve Din

1 Mart 2017 Çarşamba

DOĞAL TUZUN YARARLARI



Tuz eskiden kötü bir üne sahipti, şimdi ise tuzun faydalı olup olmadığı hakkında bir kafa karışıklığı var. Kullanılan tuz cinsinin tuzun yararlı olup olmamasında büyük fark yarattığını söylemekte fayda var. Sodyum tüketimi üzerine yapılan pek çok çalışma, yanlış tuzlar üzerine  yapılmıştır.

Nasıl ki;
  • Yemle beslenmiş dananın etiyle tamamen otla beslenmiş olan dananın eti aynı değilse,
  • Geleneksel üretim sebze-meyveyle organik üretim sebze-meyve aynı değilse,
  • Çiftlikte yetiştirilmiş balıkla doğal olarak avlanmış balık aynı değilse,
  • Hidrojene trans yağla hindistan cevizi yağında bulunan orta zincir yağ asitleri de aynı değildir!
İnsan üretimi sofra tuzu da mineral yönünden zengin olan "gerçek doğal tuzla (kaya tuzuyla)" aynı özelliklere sahip değildir. "Gerçek tuz (Kaya tuzu)", vücutta pek çok önemli role sahiptir ve onu kullanmamak vücutta soruna yol açabilir. Daha önce de söylediğim gibi, 

Sofra Tuzu KÖTÜDÜR!
%97'si Sodyum Klorid'den meydana gelmiş olan Sofra Tuzu; kimyasal olarak üretilmiştir, beyazlatılmıştır ve diğer pek çok besin öğesinden yoksundur. Alüminyum da içerir, bu da Alzheimer hastalığı ve vücuttaki pek hastalıkla ilişkilidir.
Bu tür tuz, doğal olarak meydana gelmemiştir ve aslına bakılırsa; deniz balıkları sofra tuzuyla salamura edilmek istendiklerinde ölürler.
Bu tür tuz vücudun ihtiyacı olan pek çok minerale de sahip değildir, bu yüzden sofra tuzunu kullanmamak akıllıca verilmiş bir karardır.

"Gerçek Tuz (Kaya Tuzu)" İYİDİR!
Sofra Tuzu ne kadar  kötüyse, "gerçek tuz (kaya tuzu)" da o kadar sağlıklı ve iyidir.
Sofra tuzunun sağlık sorunlarına yol açmasıyla ilgili olan araştırma doğruyken, "gerçek tuzla (kaya tuzuyla)" ilgili söylenenler doğru değildir.
Şunu düşünün: Vücut pek çok yoğun minerali, besin maddesini içerirken ve suya da ihtiyaç duyarken; kemikler, kan ve organların düzgün çalışması için bu yoğun besin maddelerine de ihtiyaç duyar.

 Neden Daha Fazla Tuz Tüketmeliyiz?

İşte her gün sağlıklı tuzu daha fazla kullanmanız için 5 neden:
  1. İnsülin Hassasiyeti İçin: Tuz kullanımı ve kardiyovasküler sorunlar arasındaki bağlantı son zamanlarda dikkatle incelenmektedir. Araştırma, aynı zamanda düşük seviyede tuz tüketimi ve insülin direnci arasındaki bağlantıyı göstermektedir.   
  2. Hidrasyon İçin: Suyla karıştırılmış tuzlu suyu enerjimi arttırmak, alerji semptomlarımı azaltmak ve hidrasyon için her sabah içiyorum. Tuz  ve doğal tuzlarda bulunan mineraller hidrasyon için gereklidir.
  3. Uzun Yaşam İçin: Düşük seviyedeki tuz tüketimi aslına bakılırsa kısa yaşamla ilişkilendiriliyor. Sağlık web sitesi yaratıcısı Chris Kresser bu konuda şöyle diyor: "Sıradan bir Amerikalı tüketici günde 3700 miligram sodyum tüketmektedir. Bu değer, yüksek kalp basıncı ve kalp hastalığı oranlarında artış olmasına rağmen sabit kalmıştır. Buna karşılık, dünyada en uzun yaşama oranına sahip olan ülke Japonya'da bir Japon her gün 4650 miligram sodyum tüketmektedir. Japonya, diğer gelişmiş ülkelerin hepsinden daha az kardiyovasküler hastalığı riskine sahiptir."
  4. Hormonlar İçin:  Mark’s Daily Apple sağlık web sitesi şöyle diyor: “Tuz ilk önce kandaki kortizolü ortadan kaldırmada hızlandırıcı olarak gösterildi. Kortizolü ne kadar çabuk ortadan kaldırırsanız, o kadar çabuk stres yaratıcısından iyileşirsiniz. Eğer kortizol gitmezse, "stresli" olursunuz. İkincisi, stresin tuzlu gıdaları yeme iştahını arttırdığına dair kanıt var. Fare laboratuvarında sempatik sinir sistemi stres yaratıcısı tarafından aktif hale getirildiğinde sıçanlarda stres gözlemlenmiştir.İnsanlarda güçlü stres krizleri tuzlu gıdaları yeme iştahını arttırıyor gözükmüyor fakat kronik stres tuzlu ve çöp gıdaların tüketimini arttırmaktadır.”
  5. Sindirim İçin: Kişisel görüşüme göre, her sabah suyla karıştırılmış tuzlu suyu içmeye başladıktan sonra sindirim sistemimde büyük gelişme gördüm. Yakın zamandaki bir haber de bu fikri destekliyor. Bu yazı şöyle diyor: "Tuz, sindirim ve emilim süreçlerinde temel rol oynar. Tuz, "tükürük amilazı" diye adlandırılan bir enzimi ağızda aktif hale getirir.  Bu noktada tuz, yemeği test etmeniz için tat alma organınıza izin verir. Tuz, sindirimde yemeği parçalamaya yardımcı olma rolünü de oynar. Tuz, Hidroklorik Asit'i de oluşturur. Hidroklorik Asit, mide duvarlarını kaplayan çok önemli bir sindirim salgısıdır."

Hangi Tuzu Tüketmeliyiz?

Sağlığa olan faydalarını söylerken, tüketilen tuzun türü gerçekten önemlidir. Laboratuarda geliştirilen ve sadece 2 minerali içeren sofra tuzuyla 93 minerali içeren Himalaya tuzu (kaya tuzu) arasında muazzam fark vardır.
 
Çeviren: Esin Tezer
https://wellnessmama.com/13164/eat-more-salt/'dan alıntı yapılarak çevrilmiştir.