Bilim ve Din

Bilim ve Din

22 Haziran 2020 Pazartesi

UZUN YAŞAMIN SIRLARI



Yeni Zelanda’daki Otago Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, yaptıkları yeni bir araştırmayla uzun yaşamın sırlarını keşfettiler. Araştırmada, Yeni Zelanda’da 100 yaş ve üzeri olan insanlar arasında yaygın olan sigara içmeme ve sosyalleşmenin uzun yaşamın sırları arasında olduğu gözler önüne serildi.
Otago Üniversitesi’nde Doçent ve Yaşlı insanlar Danışman Psikiyatristi olan Yoram Barak, sonuçların insanların yaşlanma sürecini kontrol altına alabileceğini gösterdiğini söyledi. Barak, şöyle konuştu: “Sigara içmemeyi seçmek ve sosyal iletişimde kalmak bir kişinin başarılı bir yaşlanma süreci için yapabileceği en iyi şeydir.” 
Barak’ın ekibinde olan çalışma arkadaşları Psikolojik Tıp Departmanı’ndan Profesör Paul Glue, Genel Tıp ve Kırsal Sağlık Departmanı’ndan Dr. Sharon Leitch, Dr. Barak’la birlikte çok yaşlı olup sağlıklı olmayla ilişkili faktörleri incelediler. Barak sözlerine şöyle devam etti: “Bu araştırmanın sonuçlarına dayanarak insanlara tavsiyelerde bulunup, onların sağlıklı bir şekilde yaşlanmalarına yardımcı olabiliriz.”  
Araştırmacılar; diyabet, depresyon, bunama ve hipertansiyon gibi kronik rahatsızlığı olmayan 292 tane 100 yaş ve üzeri insanda incelemeler yaptılar. 60 yaş ve üzeri 103.377 insanda da araştırmalar yapıldı. Tüm bu insanlar kendi evlerinde yaşayan insanlardı; huzurevinde yaşayan insanlar değillerdi.
Sonuçlar, katılımcıların kendi yaş grubunda sosyal aktivitelere katılan insanlar olduğunu da kanıtladı.
Araştırmada, yaş arttıkça depresyon ve diyabet oranlarının azaldığının ve bunama oranının da 80 yaştan sonra azaldığı görüldü. 60 ila 100 yaş arasında ise hipertansiyon oranları yüzde 30 civarı arttı. 
Egzersiz yapmanın sağlığa iyi geldiği ve yaşam süresini arttırdığına ilişkin kanıtlar var. Bu çalışmada, pek çok katılımcı yaptıkları fiziksel aktivitede de birbirine benzer profile sahipti. Araştırmada, fiziksel aktivitelerin süresi veya yoğunluğunun yaşlanma üzerindeki etkileriyle ilgili yeterli bilgi sağlanmadı fakat katılımcılar arasında en çok fiziksel aktiviteye sahip olan grup en düşük bunama riskine sahipti.
2011 yılı itibariyle Yeni Zelanda’da 400 ila 500, 100 yaş ve üzeri yaşayan kişi var. Bunlardan 40 kişiden azı 105 yaşına kadar yaşayacak. Araştırmada, röportaj yapılan kişilerin ortalama yaşı 101’di.
100 yaş ve üzeri insanların yüzde 75’i kadınlardı ve her yaş grubundaki kadınlar yukarıda belirtilen kronik hastalıklara sahip değillerdi.
Doçent Barak sözlerini şöyle tamamladı: "Kadınlar daha uzun umulan yaşam süresine sahipler, dolayısıyla da 100 yaş ve üzeri yaşayan insanlar üzerindeki araştırmalarda onlardan daha çok vardı. Fakat kadınların bu avantajını söyledikten sonra şunu da belirtmeliyim ki; 100 yaşına erişmiş olan erkeklerde de kronik hastalıklara rastlamadık.”
Bu çalışma, Yeni Zelanda’daki 100 yaş ve üzeri insanların diğer ülkelerde 100 yaş ve üzeri yaşadığı bildirilen insanlardan daha az kronik hastalığa sahip olduğunu da ispatlamış oldu.
Profesör Barak, 100 yaş ve üzeri olan insanlardaki mükemmel sağlık ve uzun yaşamanın biyopsikososyal modelinin henüz belirsiz olduğunu açıkladı. Genetik faktörler, coğrafik konumlar ve yaşam stili özellikleri ise sağlıklı uzun yaşamanın sırlarını ifşa etmek için bu araştırmada kullanıldı.
Çeviren: Esin Tezer