Bilim ve Din

Bilim ve Din

20 Ocak 2021 Çarşamba

Bizi “İnsan” Yapan Beynimizdeki DNA Bölgeleri

 

İnsan ve şempanzenin protein-kodlama genomları sadece %1 farklılıkla hayret verici bir şekilde birbirine benziyor… Bizi “İnsan” yapan biyolojik özellikleri anlamak şaşırtıcı bir durum ve son zamanlardaki araştırmanın sıkça tartışılan kısmını oluşturuyor.  İsviçre Biyoinformatik Enstitüsü’ndeki (SIB) ve Lozan Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, yeni bir yaklaşımla ilk kez beyindeki genlerin düzenlenme şekline göre uyarlanabilir insana-özgü değişimlerinin yerini tam olarak tespit ettiler. Bu sonuçlar; insan evriminin üzerinde çalışmada, gelişimsel biyoloji ve nörobilimde yeni perspektifleri sunabilir. Araştırmanın tezi Science Advances adlı dergide yayınlandı.  

Gen İfadesi, Gen Dizilimi Değil!

Araştırmacılar, insanı kuyruksuz maymun akrabalarından neyin farklı kıldığını açıklamak için uzun zamandır anahtar rolün DNA diziliminden değil, genlerin düzenlenmesinden (ne zaman ve nasıl şiddetle gen ifade ediliyor) kaynaklandığını iddia ediyorlardı. “Gen Karartıcı (Gene Dimmer)” olarak hareket eden düzenleyici elementlerin ve pozitif (olumlu) seçilen genlerin tam olarak yerini tespit etmek,  araştırmacıları bozguna uğratan bir meydan okumaydı!    

SIB’nin Grup Lideri ve tezin yardımcı yazarı Marc Robinson-Rechavi şöyle dedi: "Bu gibi baştan çıkaran sorulara yanıt verebilmek için, bir kişinin “Pozitif Seçim” olarak adlandırılan genomdaki kısımları tanımlaması gerekiyor. Yanıt, evrimsel soruları irdelemeye ve bilhassa genlerin nasıl fonksiyon gösterdiğini mekanik bir biçimde anlatan biyomedikal araştırmamıza yardımcı olabilir."

İnsan Beynindeki Düzenleme Elementlerinin Büyük Bir Miktarı Pozitif Seçildi

SIB’deki ve Lozan Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, insan evrimi yoluyla seçilen büyük miktardaki gen düzenleyici bölgeleri belirleyen yeni bir metodu geliştirdiler. Doktora sonrası araştırmacısı ve araştırmanın tezinin başyazarı olan Jialin Liu şunları söyledi: "İlk kez insan beyninin mide veya kalbe nazaran daha yüksek seviyede pozitif seçimi deneyimlediğini kanıtladık. Bu heyecan verici, çünkü artık bilişsel yeteneklere katkıda bulunan genomik bölgeleri tanımlayabiliyoruz!"

Robinson-Rechavi ise Liu’nun sözlerini şöyle tamamladı: “Bunu doğrulamak için de iki araştırmacı yapay zekâyla öğrenme modellerini deneysel veriyle birleştirdi, gen düzenlenmesinde farklı dokulardaki düzenlenme dizilimleriyle proteinlerin ne kadar güçlü bir biçimde ilişkili olduğunu deneyle ispatladı. Daha sonra da araştırmacılar bizlere insan, şempanze ve goril arasındaki evrimsel karşılaştırmaları gösterdi. Şimdi insan beynindeki gen ifadesini kontrol eden pozitif seçilmiş bölgeleri biliyoruz. Ve kontrol eden genler hakkında ne kadar çok şey öğrenirsek, bilişim ve evrim hakkındaki anlayışımız da o kadar fazlalaşır ve kavrama gücümüz artar.”

Çeviren: Esin Tezer

https://www.sciencedaily.com/releases/2020/12/201216085039.htm’den  alıntı yapılarak çevrilmiştir.